Önemli derecede spoiler içerir..
-Özet-
Hikaye bir trende başlar. Prens Mışkin yolculuk yapmaktadır. Uzun zamandır İsviçre'de yaşayan kahramanımız akrabalık bağının bulunduğu Yepançin hanımını ziyaret umuduyla Petersburg'a gitmektedir. Tabi vatanını özlemiş olmasının da önemi var bu ziyarette. Yolculuk esnasında birinin dikkatini çeker çünkü ince bir ceket vardır üzerinde ve giysileri eskidir. Bu kişi hayatını değiştirecek bir adam olan Parfen Rogojin'dir. Onunla sohbet ederler, Parfen kendini anlatır, Mışkin kendini anlatır. Parfen bu esnada ona sırılsıklam aşık olduğu Nastasya Flippovna'dan bahseder. İkili memlekette yeniden buluşmak üzere sözleşir. Hatta Parfen, Mışkin'e kendine geldiğinde bir palto hediye edeceğini söyler..
Prens Mışkin Petersburg'a geldiğinde vakit kaybetmeden Yepançin'lere gider. Kendisini kabul ederler, Yepançin beyi ve hanımıyla çok hoş sohbet eder. Bu arada üç kızıyla da tanışır onların. İlk muhabbette Mışkin'e hayran olur hepsi. Bu evde Nastasya Filippovna'nın tablosunu görür ve aşık olur. Bir pansiyona yerleşir. Burada arkadaşlar edinir, derken bir enstantane olur. Kanlı canlı Nastasya'yı görür Mışkin. Nastasya onu kapıcı zanneder başlangıçta, üst perdeden konuşur onunla. Sonra anlar iyi ve bilgili biri olduğunu. Rogojin saplantılı bir haldedir, Nastasya onunla evlenmemekte diretmektedir. Zengin birinin oğlu olduğundan Nastasya'yı parasıyla büyülemek ister, bir çanta dolusu ruble atar önüne. Bu esnada muhabbet ilerler ve prens Nastasya'ya evlenme teklif eder. Daha yeni karşılaştıkları halde. Nastasya flört eden, sivri laflar edebilen, çekici bir kadındır. Mışkin'e yüz vermez ama bu teklifte gururunu okşar. Parfen bu olay yüzünden prense kin beslemeye başlar..