Binlerce ukde arasında birkaç nükte; yaşanmışlıklar..

29.12.2019

Sayıklamalar II..

Zamanın acımasızlığından fırsat bulursak görüşürüz, sadece zaman bulabilirsek dilediğimiz mekanlarda..

Bir kaybolabilsem, hafızamı yitirebilsem, ömrüm uzar mı bu bataklıkta? Hem debelenip, hem batmamak da mümkünmüş galiba. Ölmenin çözüm olup olmadığını bilmiyoruz, sonrasını göremediğimizden. Ama yaşamak sıkıntılardan dev jenga sütunları dizmek gibi, büyük dikkat gerekiyor sütunların üzerine devrilmemesi için..

Net görme özlemim devam edecek. Çünkü sis bir türlü aralanmıyor. Uzakta insan silüetleri, geleceklermiş gibi duran ama sadece bakan. Hoş geldiniz demek istiyorum oysa, eşiği bir geçebilseler..

16.12.2019

Sayıklamalar..

Nefret kuraklığında yağmur bekliyor biçare yüreğim. Bu iklimde sadece nefret edebiliriz birbirimizden. Hiç tanışmamak bir yöntem, ne kadar az kişi tanırsak o kadar üzülürüz...

Yanmayı baştan kabul ederek geldik bu dünyaya pervaneler gibi. Yaradılışımız bu sorgulayamam. 

Kaç kişiyi gömdüm toprak altına sadece unutmak için. Ne kadar uğraşsam da rüyalarıma girmelerine engel olamadım.

3.12.2019

Bugünün değil, o günün yarını..

Her şey bittiğinde değişecek bu sinir bozan algoritma. Her şeyin bitmesinden kastım, benim bir soluk daha alamamam, bir blog daha yazamamam. 

Hep böyledir çünkü, Orhan Veli'nin dediği gibi "Ölünce biz de iyi adam oluruz"

Saklanacak küçük bir oyuk bulamadıysa, çevikliğin bir önemi yok, sadece süre uzuyor. Sonuç hep aynı; büyük balığın midesi. Yormadan, yorulmadan ölmek isterim. Ama tam tersi olacağını biliyorum. Canım bir türlü çıkmak bilmeyecek..

22.11.2019

Bir sakil'e..

İyiye doğru kırılır gibi olmuştu hayat...

2000'lerin başında henüz çocuktum. Bilgisayarlara yeni yeni alışıyordum. İnternet kafelere gidip oyun oynuyordum, sadece oyundan ibaret sanıyordum bilgisayarları. Günün birinde eve bilgisayar aldık. Kurcaladıkça yeni şeyler öğreniyordum, başka insanlarla tanışabiliyordun ve bu heyecan verici bir olaydı. Çok insanla tanıştım, arkadaşlar edindim. Düşmanlarım bile oldu. Bir kırılma anı var hayatımda unutamadığım. 2006'nın ilk saatleri 4-5 gibi, arkadaşımın evinde uyku tutmamış msn'e bakıyordum. Seni çevrimiçi görüp selam verdim ve hayatım değişti.

11.11.2019

Kefaret..

Bir olmamışlık var, hiçbir şeyde değil; bende..

Bu olmamışlık, olamamışlık artık üzmeye başladı beni. Her defasında geri çekilip bekledim ben. Bazı şeylerin kendiliğinden olacağını düşünerek. En başta kendimi inzivaya çekerek adam olurum sandım. Beklemek çözüm değilmiş. Grinin siyaha yakın olan tonunda yaşadım diyebilirim. Bazı beklenmedik güzel sürprizler oluyordu. Fakat bunlarda toplu iğnenin ucu kadar renklendiriyordu yaşantımı. Eridiğimi hissediyorum, duygusal, mantıksal anlamda. Vakitlerini çaldığım insanları düşünüyorum. Beni affetmelerini bekleyemem. Ben kendimi affedememişken onlarda affetmez elbette. Sadece üzgünüm yaşananlardan. Çünkü iyi bir şekilde koparmadım kimseyle bağımı. Hep bir bahane buldum ve bunu kullandım karşımdakine. Sonucunda ben kaybettim..

1.11.2019

Geç Kalışlar..




Kaçmak kolay olduğundan değil, alışkanlığından..
Takıldığın küçük taş parçalarından değil
Tekdüzeliğinden bu düşüşlerin

Konuşamamaktan değil, bu susuşların
Değişmeyeceğinden hiçbir şey, değiştiremeyeceğinden

Ölüm gibi gözüken, ölüm olmayan..
Kapkara bir huzursuzluk bu çektiğin..

Nedeni kimse değil, çünkü o kadar basit değil
Birkaç damla süzülüp kuruyan yaşların.
Olmamaktan, olamamaktan
En çok da olur gibi başlamasından her şeyin

Sonucundan değil, kaderinden değil
Seçiminden yalnızlık..

Ve koşamadığından değil
Henüz o aşamaya gelemediğinden, daha emeklediğinden..
Geç kalışların..





13.10.2019

Vazgeçtim..




Bugün

Bir alışkanlığımdan vazgeçtim.
Eve götürürken yediğim ekmek köşesinden de belki 
Bu yüzden vazgeçmiştim
O gün büyüdüğümü anladım.
Bugün olgunlaştığımı...

Hep kaçmıştım ama şimdi kaldım
Bu, ait hissetmediğim şehirde
Yeterince rüzgar yedim.
Ve sadece yağmur yağıyorken ağladım.
Ben bugün vazgeçtim kendiliğinden
Zaten hiç olmayan birinden...

Büyük bir yangını atlatmış orman gibi
Çok eksik düşlerim..
Ama daha vakit var.
Elbet tekrar yeşilleneceğim..


C.B.

12.10.2019

Hatıra..




Çok düşünmem eskitmemek adına güzel hatıraları..
Kutusunda, kirlenmeden kalmalı..
Hayatın olağan akışında unutmalıyım hatta
Ola ki düşersem ve kalkmak da zorsa.
Karanlığa karışıyorsam yavaş yavaş..
O kutuyu açıp, yeniden hayat doldurmalı bana
Hatıralar ve birkaç yüz..


C.B.

6.10.2019

Manzara..

Günün bitmesini isterim bir an önce, gece daha rahat işliyor kalemim..

Her şey önemsiz ya da hiçbir şey değil. Sadece bakış açıları değişiyor. Manzaraya uzaktan bakmak güzel ama yakından anlaşılmaz bile. Uyumlu parçalar şehrin her köşesine dağılmışken, aramak da gereksiz. Duygular, kişiler, umutlar. Hepsi eksik, yarım yamalak yaşamaya da alışmışız işin gerçeği. İstikrarlı bir kaybediş var ortada. Herkes muhakkak bir şey kaybetmiştir ama bazı insanlar hiç kazanamamıştır mesela. Hayatın gerçeği mi bu, yoksa aynanın kusuru mu? Yeterince benzemiyor muyuz insana? Kızıp, sövdüğümüz kişiler gibi görünüyor ama düzene isyan bizimki. Kaç kişi mutluluktan ağlamıştır? Mutlu olmak ağlatmalı insanı. Acı, dert, keder değil. Yaşayıp tadını alabilmeli insan şu hayatın. Kendi çözebilme intimali varsa bir sorunu insanlar ağlamaz zaten, girer yükün altına kaldırır. 

3.10.2019

Ortasında..

Yolun ortasından yürüdüğüm gibi, ömrün de ortasındayım şimdi..

Karton sığınağımda üşüyorum belki ama sonuçta özgürüm. Bu üşüyüşler sayesinde insan kalabildim hala. Bir çeyreğinde sadece büyümek, bir çeyreğinde ise tekrar çocukluğuma dönebilmek istemelerimle geldim ortaya. İyi insanlarla da karşılaştım, belki bir nebze geliştirebildiysem kendimi bunu onlara borçluyum. Hala içimde biraz umut kaldıysa, onların aşılamalarından. Şimdi bakıyorum da önümde yol bitmiş, orman başlıyor. Hayatta kalabilmek için ekstra çabalamak gerek. Fazla düşünmeden hareket etmek lazım, içgüdülerine kulak vererek. Zaten düşünerek de çok hata yaptım, bari zaman kaybetmeyeyim artık..

1.10.2019

K/ayıp..

Planlarımı kimseye anlatmıyorum sırf bir soru öbeğinden kurtulmak adına. O da "ya sonrası?" 

Sonrasını düşünemedim hiçbir zaman. Sadece a planı o kadar. Tutmazsa sürükleniyorum. Akışına bırakmak olgusu bünyeme raptiyelenmiş sanki. Kaçıncı kez buruşturduğum kağıt bu, açılış cümlemi seçemediğimden. Kaç kez kaybettiğini de belirli bir süre sonra unutuyor insan. Başlarda sayıyor elbette ama sonunda şaşırıyor hesabı. Hepimiz kumarbazız çünkü hayat bir kumar. Kağıda, zara gerek yok. Ya biraz vakit kazanıyoruz, ya gerçek mutluluktan bir zerre. Ama çoğunlukla yanlış seçimlerden kaybediyoruz madden-manen.

24.09.2019

Birdenbire..



Birdenbire,
Yaşamdan keyif aldığım hissi geliyor.
Birdenbire,
Yeniden sevebileceğim, sevilebileceğim hissi de
Ama saatler ilerledikçe oda spreyi gibi uçuyor hepsi zihnimden
Yine karamsar, hastalıklı düşünceler geri geliyor
Ben mi onlara, onlar mı bana ait?
Birdenbire,
Kaçıp gidiyorum bazen, küçük bir ilin tenha otellerinden birine.
Düşündükçe düşüyorum ızdırabın pençesine..
Birdenbire,
Dönüyorum. Kalaylanmış bir kap gibi sahibime.
Birdenbire,
Uyuyorum, ne zaman kapandı gözlerim
hatırlayamıyorum
Her şey birdenbire ve plansız
Sadece ölümüm planlı olabilir, belki de o da plansız birdenbire..


C.B.

25.08.2019

Yaşadım, Yaşıyorum...

Sağa sola meylederek tamamlıyoruz ömrümüzü. Biraz yükselip kaybolmak bizimkisi. Bir yakımlık sigaranın dumanı misali...

Kaçarcasına uzaklaşıyordum yaşadıklarımdan, işin tuhafı yaşayamadıklarımı kendime dert etmiyordum. Bir de onları ekleyemezdim playliste. Açık hedefim bende çoğu insan gibi, saklanmayı beceremiyorum. Ya da saklanabileceğim her yerin bilindiğimi düşünüyorum. Acılar çektikçe çoğalıyor, birini halletsen ikişer, üçer doğuyor Hydra gibi. Bende sıramı savıyorum. Fırtınalı günler huzur veriyor ruhuma. Sanki biraz söndürür gibi oluyor içimi.

Var olmak...



Kaç günüm kaldı, kaç senem?
Günü geceyi müsrif kullandığımdan hesaplayamadım
Ya bu analizler?
Mimiksiz binlerce yüzden çıkarımlar?
Mayın tarlasında gülerek yürüyemezsin
Deniz alıp götürüyor, lodos başka bir kıyıya vuruyor hayallerimi
Yeni bir sayfa yazmaya niyetlensem
Ne kurşun kalemin ucu, ne tükenmez kalemin mürekkebi dayanıyor.
Ve ben hep komşunun en yaramaz oğluyla arkadaşlık ediyorum
Seçimlerimi sorgulayamadan.
Fotoğrafları kırpmaktan da bıktım.
Hayatıma giren hoş kokulu kadınların parfümleri rekor kısalıkta uçtu elbiselerimden
Kaç günüm kaldı, kaç senem?
Yeterince var mı?
Yeniden var olmak için...