Her şey zehirdir sadece dozu önemlidir ya hani. Yüksek doz alıp bu ipte cambazlık yapmak bizimkisi.
26.11.2022
Bile isteye..
14.11.2022
Sitem..
Biliyorum ki yeniden ayağa kalkacağım.
Bir anlam bulup yaşayacağım.
Aklımda bir sebep olmasa bile,
Hiçlik mi, heplik mi isimlendiremesem de.
Dönüp dursam da yatağımda, dip gecelerde.
Yüzüme su vurup, uykumu almış gibi davranacağım.
Bir an gelir herkes hatırlar, değişik şekillerde olsa da,
Seni bazı sabahlar hatırlayacağım...
Demlikteki çayı çöpe dökerken,
Yeni başladığım bir kitabı daha yarıda bırakırken...
27.11.2020
11.11.2022
Kaza süsü verilmiş intihar..
Yeniden yazılmaz bu hikaye
Boşlukları doldurmak kadar istemsizce
Şeritler kayar altından hiç gitmesen de
Elde var cevapsız sorular
Bir gün belki birileri anlar
Bu bir kaza süsü verilmiş intihar..
Bu bir kaza süsü verilmiş intihar..
Not: Bu şiiri Murathan Mungan'ın "İntihar" şiirinden aldığım ilham ile yazdım..
6.11.2022
Baba Haydar..
1978 yılının Mayıs ayını hiç unutmuyorum...
Babam polis memuruydu. Mahallemizin karakolunun "Baba Haydar" lakaplı komiseriydi. Herkes tarafından sevgi ve saygı duyulan bir kişilikti. Küçükken çok girip çıkmışımdır karakola, içindeki ranzalarda kısa süreli uyuklamalarım olmuştur. Şu an fark ediyorum ki babam bir süper kahramanmış o zamanlar. Çünkü gerek yaptığı iş, gerekse o memur maaşıyla kendi dışında 6 boğazı doyurması ve evi döndürmesi inanılmaz geliyor. Ben en büyük oğluydum.
Babam 34 senelik vazifesinden sonra emekli oldu. Tek amacı emeklilik ikramiyesiyle eşine ve çocuklarına büyük bir ev almaktı. Sonra tadını çıkarabilirdi belki hayatın. O zamanlar 13 bin küsür liraya güzel bir ev alınabiliyordu. Fakat bir durum oldu. Babamın bir arkadaşı paraya sıkıştı ve babamdan borç para istedi. 5 ay sonra da o emekli oluyordu. Bu durumu bilen babam emekli ikramiyesinin büyük bir kısmını borç olarak verdi ona. Fakat aylar geçmişti, para geri gelmiyordu. Salonun kapısını her açışımda ortalık görünmüyordu sigara dumanından. İçine dert olmuştu, çocuklarına almak istediği evi alamamıştı. Gururu incinmişti. Bakışlarını bir noktaya devirip donakalıyordu, belki saatlerce..
Babamı muayeneye götürmeye karar verdim. İlaçlar kâr etmedi. Sonunda Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesine gittik. Doktor Kriton beye durumu anlattım. Kriton bey "Oğlum hastane ağzına kadar dolu, yatak yok, babanı yatıramam" dedi. Ben de babamı aldım, gözlerim nemli girdim koluna. Daha hastaneden çıkmamıştık ki arkamızdan Kriton bey seslendi. Dönüp baktım...
3.11.2022
Yok..
Aşk nedir, nasıldır bilen var mı?
Sevip de her zaman gülen var mı?
Ben seviyorum demek çok kolay
"Hadi öl" denince ölen var mı?
Sevip de her zaman gülen var mı?
Soruların cevabı "yok"
1.11.2022
Arka plan..
Vakti öldürme vaktidir yeniden..
Yeterince öldüğümü düşünüyorum yaşanan/yaşanmayan anlarla. Kaybetmenin sonu yok belki ama kazanmanın var. Bir seviyeye kadar devam eder bu kumar. Kazandığında masadan kaldırmadıkları için, kalır kaybedersin. Zararını minimumda tutarak kalkmana izin verirler belki, bunun için şükran duyarsın. Donu, gömleği bırakmadığın için şükredersin. İşte böyledir almasına kolayca alır hayat. Sıra vermeye geldiğinde süründürür ve bir çay kaşığı verir ne verecekse. Sadece para için değil, aşk, mutluluk, sağlık, huzur aklınıza ne gelirse. İhtiyaç duyduğunuzda bir parmak bal bile çalmaz ağzınıza..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)