Binlerce ukde arasında birkaç nükte; yaşanmışlıklar..

23.11.2020

Hakikat..



I.

Bir demir perde örtmüştü hayatımı sürdürdüğüm tüm odaların pencerelerini. Birkaç küçük ışık huzmesinde insanları anlamaya çalıştım, anladığımı sandıklarım oldu, hiç anlayamadıklarım çoktu. Bu düzende yerim yoktu. İdare edenlerdendim ben, ne olursa olsun. Bana "nasılsın" diye sorduklarında bile idare eder diye cevaplıyordum. Bir cevabım vardı, öğrendiklerimden ziyade içgüdülerimin verdiği cevaplar, dışa vurmasam da beni teselli etmeye yarıyordu. Sonra sıkıldım bu cevaplardan, kimlerin ne dediklerini iyi ya da kötü olsun, duymak istemedim. Gün ışığı açlığı çekiyordum doğru, ama lambalarımı da kıstım sonunda. Gözlerim körlüğe alışmalıydı. Kendimi yaralayacak yaşları da geçmiştim, benden kimsenin haberi olmamalıydı artık. Bana koşmamalılardı, yardım için, çünkü beyhudeydi. Canlarını sıkmamalıydım. Bu konuda başarılı oldum, hatırlatmadım kimseye kendimi. Satırlarda intiharlarım saklıydı, her gün değişik metotlarla öldürdüm kendimi, kalemlerimle. Bazen çırılçıplak astım kendimi doğalgaz borusuna, bazen kolayla birlikte yuttum kutularca antidepresanı. Bu yazdıklarımı gerçekleştirmekten beni alı koyan tek sebep "ya ölmezsem" düşüncesiydi. En büyük fobim yaşamla lanetlenmekti ve bu lanetin en uç sınırı da, başkalarına muhtaç bir biçimde yaşamla lanetlenmekti. Bu fobimi en azından kendim çağırmak istemediğimden erteledim intiharlarımı..

16.11.2020

Gidebilmek..


Yağmurun yağmadığı günler azdı, ama sokaktaydı çocuklar. Bir an kesildiğinde, toprağın çamuru biraz kuruduğunda misketler çıkartılırdı cepten. Oynardık yeniden başlayana kadar. Günler böyle ilerlerdi. Çoğu zaman yıpranmış basketbol topumla, yağmur altında potaya atış yapardım. Sırılsıklam olmam sorun teşkil etmezdi. İnsanın çocukluğunu yaşamak istemesi kadar doğal bir durum yoktur. Aykırı bir çocuk tanımıştım o yıllarda, bayağı asi biriydi. Tek başına karar veren lider ruhlu bir çocuktu. Onu çok sevmiştim. Bisikletlerimizi ilçenin her yerine sürdük, ıssız ortamlarda manzarayı izledik. Bana sigara ikram etti. Kırmadım onu, ama içmesini bilmediğimden ziyan ettim sigarasını. Adını unuttum, o da benimkini unutmuştur. Zira bir eğitim dönemi kadar kalmıştım o ilçede, sonrasında bok var gibi İstanbul'a geri dönmüştüm.

Gelişmiş türden ilçelerden değildi size göre. Yabancı gibi davranmazdı kimse kimseye. Bir memleketim olsun isterdim orası gibi. Bir köyüm olsun isterdim. Bu suni ortamda, her yer güneşli olsa ne yazar. O güneşte birbirini düşman gibi süzen karşıt insanlar çoğunluktaysa. Bisikletini kapının önüne bırakamazsın 5 dakika burada. Trafikte bir acemilik yapsan vurabilirler bile. Burada doğdum, bütün sülalem burada. Ama gitme vaktidir artık. Bu kaostan, stresten, pahalılıktan, keşmekeşten kaçmak gerekiyor. İstanbul sizin olsun, tepe tepe kullanın.

5.11.2020

Öteki..


Doğduk farkında değildik, öldük farkında değiliz. İşte budur halimiz, hala delirmediğimize göre kabullenmişiz bu boşluğu, hissizliği ve farkındalık eksikliğini..

Benim hayallerim yok sevgili okurlar, belki küçükken futbolcu, ergenliğimde de kaptan olmak istemiştim. Ama sonrası yok. Tek başına hedefe koşan biri olmadım ki ben, birinin beni yöneltmesi, hazırlaması, teşvik etmesi gerekiyordu. Ben zayıftım, çok zayıf. Elbette bir başına çoğu şey başaranlar az değildir bu dünyada. Bu doğarken kazanılan bir özellik değil biliyorum, işte yaşamak için neden bulamamama bağlıyorum bu sorunu. Çok çekmişimdir ama buna sığınamam. Aç kalmadım hiç, evsiz kalmadım, ailesiz kalmadım. Benden daha çok çekenler büyük bir çoğunluktadır biliyorum. Dediğim gibi hazırlık yapamadım bu hayata. Yaşamak, özveri istiyor en çok ve bu bende yok. İnsan ölümünü kesinlikle bilemez. Beklenmedik ani bir ölüm yaşamazsam, ya koah'tan ya akciğer kanserinden acı içinde öleceğimi tahmin ediyorum. Çünkü sağlıklı nefes alamıyorum şimdiden daha. İki sokak hızlı yürüsem nefes nefese kalıyorum. 20 yaşında başlamıştım sigara içmeye, şu an 31 yaşındayım ve bende olumsuz etkiler çıkmaya başladı. Babam ne biçim çekiyorsun sigarayı diye fırçalıyor beni, gerçekten de haklı. Uzun bir sigarayı 7,8 nefeste bitiriyorum. Bu durumu da yaşamak istemememe bağlıyorum..