Binlerce ukde arasında birkaç nükte; yaşanmışlıklar..

3.06.2021

Düşündüm de..



İyi yaşanmışlıkları niye siliyor belleğim? En çok onları hatırlamam gerekmiyor muydu? Öyle ki bana zarar veren yaşanmışlıklar dün gibi aklımda. Saniyesi saniyesine hatırlıyorum. Yaşananlar, yaşattıklarım, hatalarım, pişmanlıklarım hepsi iç içe girmiş kocaman bir kartopu olmuş, sıkıştırıyor artık beynimi. Bazen aklımdan birkaç dakika çıkarabiliyorum ama hemen fark ediyorum, tekrar yükleniyor her şey. Beni zaman değil en çok bu olanlar yaşlandırıyor. Bu yüzden de hiç tat alamıyorum artık. Biliyorum insan en çok yaşamak isteyip de yaşayamadıklarına öykünür. Herkes padişah olmak ister, çeşnicibaşı olmak isteyen kim vardır ki? Normal bir vatandaş olmak istiyorum ben. Dertlerimin keyiflerimi geçmeyeceği, hiç olmasa bile eşit olacağı bir insanoğlu olmak istiyorum. Ama bu hiçbir zaman mümkün olmadı, olmayacak gibi görünüyor. Hayattan sadece zihnimi arada bir boşaltmasını istiyorum. Bir kere delirdim, zorla döndürdüler bir ikincisi hayatıma mal olabilir. Para da sizin olsun, şan, şöhret, makam da. Sadece biraz berrak bir zihin istiyorum. Toplasan ne kadar yaşayabilirim ki, çoğu gitti azı kaldı işte. Denize aktı yağan yağmurlar, güneşli günler gölgelere saklandı hep hayatımda. Güneşli gün hatırlamıyorum, her yer bulutluydu her zaman. Gözlerim bulutluydu belki de bilemiyorum..

Herkesin bildiği ama söylemeye çekindiği bir şey var. O da aldığımız nefesin farkında olmayışımız. Biz oksijen solumuyoruz ki dert soluyoruz, pislik soluyoruz. Yaşadığımızı zannediyoruz oysa yaşamıyoruz. Biz komadayız arkadaşlar, bu yaşananlar bir rüya, iyi rüya da değil bir karabasan. Buna eminim artık. Gördüklerim gerçek olamayacak kadar süslü ve pırıltılı. Bunlar sahte, bu insanlar sahte, yapma. Bunlar beynimin betimlediği bir illüzyon. Sadece kırmızı butonu bulamıyorum, bulup bassam gerçek dünyaya uyanabileceğimi biliyorum. Sakin, kirden pastan arındırılmış o gerçek dünya da yaşayabilsem keşke. Her insanın kusursuz dünya hayali vardır. Bunun kitabı da var Ütopya. Şimdi yine kendimden kaçıp, sözde uyuyacağım işte. Bu sahtelikte zaman yine akmayacak. Yine yaşadığımı sandığım kötü günleri düşünüp, hasta edeceğim kendimi..

Ivır zıvırları bilmek çözüm değil. Önemli hiçbir şeyi bilmiyoruz. Mesela bu dünyaya geliş amacımızı biliyor muyuz? Neden geldik, neden gidiyoruz biliyor muyuz? Doğduk yaşıyoruz işte, fazla kimse sorgulamaz bunları. Gerçi sorgulasa da cevaplar hep muğlaktır. Mutluluğu tanıyamadan geçip gideceğiz işte. Mutluluk aşık olmak demek değil, çok para kazanmak değil. Onlar sadece kısa süreli sevinçler. Günü kurtaran. Mutluluk sonsuzdur, sonsuzluktur. Bu dünyanın içindeki her şeyin ve herkesin bir sonu olduğuna göre, mutluluğu asla tanımlayamayacağız, tadamayacağız..

Tanrı bize mutluluğu, kusursuz dünyayı keşfettirir umarım. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen yorumlarınızı bir isim ile paylaşın. İsimsiz yorumlara sadece teşekkür ediyorum.