İnsanın dahil olduğu her şey rezilmiş. Kendi menfaatleri için her şeyi yapabilirlermiş. Buralarda saflığı asla bulamazsınız, çünkü çürükler sağlamları çürütüyor. Körle yatan şaşı kalkar muhabbeti böyle bir şey. Kişiliksiz, karaktersiz, köylü kurnazı insanları göre göre siz de öyle olmaya başlıyorsunuz. Haset içinde yüzüp, ayak kaydırmaya çalışıyorsunuz. Sonuçta öyle bir alışıyorsunuz ki bu normalinize hiç rahatsız olmadan mışıl mışıl uyuyabiliyorsunuz. Allah daha da rahatlık versin!
Bu hayattan vazgeçenleri o kadar iyi anlıyorum ki. Yani umut yok hiçbir yerde. Bakkala gidersiniz fahiş fiyat uygular. Usta çağırırsınız yüksek fiyat çeker. Selam verirsiniz, arkanızdan dedikodunuzu yaparlar. Seversiniz, aldatırlar. Umut yok, gelecek yok. Sadece çürüme ve dejenerasyon var. Siz bu düzene alıştınız belki, bu bulanık suyun lezzetine kandınız belki. Ama bazıları iğreniyor bundan. Neden yaşadığını, neye ayak uydurmak zorunda olduğunu sorguluyor. Neden, neden diye diye çıldırıyor. Ahlaklı olmak bu kadar mı zor diye kendini parçalıyor. İnsanların ruhlarını neden şeytana sattıklarını asla kavrayamıyor. Yani 70-80 yıllık bu ömürde bir hoş seda bırakmak varken, neden hayatınızı itliğe, çakallığa yöneltiyorsunuz işin içinden çıkamıyor.
Bu hayattan vazgeçenleri o kadar iyi anlıyorum ki. Yani umut yok hiçbir yerde. Bakkala gidersiniz fahiş fiyat uygular. Usta çağırırsınız yüksek fiyat çeker. Selam verirsiniz, arkanızdan dedikodunuzu yaparlar. Seversiniz, aldatırlar. Umut yok, gelecek yok. Sadece çürüme ve dejenerasyon var. Siz bu düzene alıştınız belki, bu bulanık suyun lezzetine kandınız belki. Ama bazıları iğreniyor bundan. Neden yaşadığını, neye ayak uydurmak zorunda olduğunu sorguluyor. Neden, neden diye diye çıldırıyor. Ahlaklı olmak bu kadar mı zor diye kendini parçalıyor. İnsanların ruhlarını neden şeytana sattıklarını asla kavrayamıyor. Yani 70-80 yıllık bu ömürde bir hoş seda bırakmak varken, neden hayatınızı itliğe, çakallığa yöneltiyorsunuz işin içinden çıkamıyor.
Benim sonum böyle olacak hissediyorum. Ben ecelimi bekleyemem. 35 yaşında adamım ve gözüme batan her sıkıntılı olay canımdan bezdiriyor. Buna daha ne kadar katlanabilirim bilmiyorum. Ben öldükten sonra çürümek istiyorum arkadaş, ölmeden önce değil. İnsanlardan kaçmak ve onlarsız yaşamak mümkün olsa gerçekten bunu seçerdim. Tamam kuluz ve hatalarımız var, mükemmel hiçbir zaman olamayacağız. Ama en azından iyi yaptığımız hareketler kötülerden fazla olsaydı. İnsanların melek olmadıklarını biliyorum. Sadece kendilerini düzeltmek eksik yerlerini, kirli huylarını olabildiğince tamamlayıp temizlemeye uğraşmamaları tuhafıma gidiyor. Herkes böyle alışmış, işin kolayı böyle sanıyor.
Tövbe edip yüz bin kere onu bozuyorlar. Bir söyledikleri birini tutmuyor. Yalan almış başını gitmiş zaten. Şeytan bunlardan akıl alacak neredeyse. Dolap Beygiri diye bir film vardır İlyas Salman ile Şener Şen’in oynadığı. Oradaki mizansen gerçekten günümüzde devam ediyor. Namuslu, işinde gücünde bir kimseysen semeri vuruyorlar sırtına, kuyunu kazıyorlar. Her yerden dışlanıp, hakarete uğruyorsun.
İnsanın özünden bu kadar uzaklaşıp karanlığa özenmesinin sadece bir sebebi var aslında. O da paradır. Para, imkân ve lüks için karakterlerini bitiriyorlar. Hani filmlerde ya da dizilerde dörtlü kavşağın ortasına bir kutu gömüp şeytan çağırırlar ya. Onunla anlaşma yaparlar bana şunları ver 10-20 yıl böyle götüreyim ruhum senin olsun diye. Bu gerçek olsa, herkes uygulamaz mıydı sizce? Bu metafor neden düşünülmüş? Çünkü dünya hayatını kurtarmak için kendinden vazgeçecek bir yığın kişi vardır da ondan.
Yani durum böyle. İşimiz zor hakikaten. Umarım ıslah olup, gerçeği görebiliriz bir gün. Ne diyeyim ki başka...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınızı bir isim ile paylaşın. İsimsiz yorumlara sadece teşekkür ediyorum.